Ana içeriğe atla

Allah’a ortak koşan kişi affedilir mi? Bu kişi tövbe ettikten sonra İmanını nasıl güçlendirebilir?

Allah’a ortak koşan kişi affedilir mi? Bu kişi tövbe ettikten sonra İmanını nasıl güçlendirebilir?

Bir şahıs bildiği halde Allah’a ortak/şirk koşarsa daha sonra tövbe edip hayatını tamamen değiştirmek isterse Allah bu kişiyi affeder mi? 
Bu kişi nasıl affedilir? Affedildiğini nasıl anlayabilir? Haramdan uzaklaşmak ve Allah’ın emirlerini yerine getirmek için imanını nasıl güçlendirir? Beni sapıklığa götüren pek çok psikolojik sorunlarım var, bu konuda tavsiyeleriniz nelerdir?

Published Date: 2018-01-13

Cevap:

Allah’a hamd olsun,

Yüce Allah tövbe edenlerin tüm günahlarını affedeceğini bildirerek şöyle buyurmaktadır: “De ki: “Ey kendilerinin aleyhine aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”[1] Nitekim bu şirk dahil tüm günahları kapsar, her kim tövbe ederse Allah kabul eder.

Şirk’ten tövbe ve tövbenin kabul olması ile ilgili şöyle bir ayet zikredilmektedir: “Onlar, Allah ile beraber başka bir ilâha kulluk etmeyen, haksız yere, Allah’ın haram kıldığı cana kıymayan ve zina etmeyen kimselerdir. Kim bunları yaparsa ağır azaba uğrar. Kıyamet günü onun azabı kat kat artırılır ve horlanmış olarak orada ebedî kalır. Ancak tövbe edip de inanan ve salih amel işleyenler başka. Allah işte onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” [2]

Başka bir ayette Hristiyanların şirk ve küfürlerinden bahsetmiş daha sonra tövbeye çağırmıştır: “And olsun, “Allah, üçün üçüncüsüdür” diyenler kâfir oldu. Hâlbuki bir tek ilâhtan başka hiçbir ilâh yoktur. Eğer dediklerinden vazgeçmezlerse, and olsun onlardan inkâr edenlere elbette, elem dolu bir azap dokunacaktır. Hâlâ mı Allah’a tövbe etmezler ve O’ndan bağışlanma istemezler? Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”[3]

Bunun üzerine günah ne kadar büyük olursa olsun, yüce Allah’ın ihsan ve keremiyle affetmesi daha da büyüktür.

Sana düşen tek şey Allah’a yönelmendir. Yaptıklarından pişman olmak ve bir daha günahlara dönmemek üzere azim göstermektir. Allah’ın rahmeti ve muvaffiyeti senin üzerine olsun. İslam önceki günahları siler, aynen Rasulullahsallallahu aleyhi vesellem  Amr bin el As Radiyallahu anhu’ya dediği gibi: “ Ey Amr İslam’ın İslam’dan önceki günahları sildiğini bilmiyor musun?” [4]

Rasulullah sallallahu aleyhi vesellem  şöyle buyurmuştur: “Günahından tövbe eden kişi, o günahı hiç işlememiş gibidir.”[5]

Şayet kul tövbe ederse Allah kabul eder ve onu bağışlar nitekim yüce Allah şöyle buyurmuştur: “O, kullarından tövbeyi kabul eden, kötülükleri bağışlayan ve yaptıklarınızı bilendir.”[6] Başka bir ayette:  “Şüphe yok ki ben, tövbe edip inanan ve salih ameller işleyen, sonra da doğru yol üzere devam eden kimse için son derece affediciyim.”[7]

Kul, rabbi hakkında iyimser olması gerekir, tövbesinin kabul edileceğini ümit etmesi gerekir, çünkü yüce Allah kudsi hadiste şöyle demektedir: “Ben kulumun benim hakkımdaki zannına göreyimdir.”[8] İmam Ahmed’in 16059 nolu rivayetine göre: “Ben kulumun benim hakkımdaki zannına göreyimdir, istediğini zannetsin”

İmanı güçlendirmek ise bir çok şeyle mümkündür bunlardan bazıları:

1-     Allah’ı çok anmak ve Kur’ân-ı Kerim okumak, Peygambere salat getirmek.

2-     Farz namazları kaçırmamak ve nafile namazları çokça yapmaktır. Kul bunları yaptığı takdirde; Allah’ın sevgisini kazanır, muvaffak olur. Nitekim bir hadiste şöyle geçmektedir: "Kim benim veli kuluma düşmanlık ederse ben de ona savaş ilan ederim. Kulumu bana yaklaştıran şeyler arasında en çok hoşuma gideni, ona farz kıldığım (aynî veya kifaye) şeyleri  eda etmesidir. Kulum bana nafile ibadetlerle yaklaşmaya devam eder, sonunda sevgime erer. Onu bir sevdim mi artık ben onun işittiği kulağı, gördüğü gözü, tuttuğu eli, yürüdüğü ayağı olurum. Benden bir şey isteyince onu veririm, benden sığınma talep etti mi onu himayeme alır.”[9]

3-     Günahlardan kaçan, ibadetlere düşkün ve iyi insanlarla arkadaşlık kurmak.

4-     Tövbe eden salih kullar, alimler ve zahitlerin hayatlarını okumak.

5-     Günahları hatırlatacak veya günahlara çekecek her şeyden uzak durmak.

Kısacası İman, ibadet ve Allah’ın emirlerini yerine getirerek ve haramları bırakarak güçlenir.

Kalbin hidayete ermesi ve tövbeye muvaffak olmanı yüce Allah’tan dileriz.

En doğrusunu Allah bilir. 

[1] Zümer 53

[2] Furkan 68-70

[3] Maide 73-74

[4] Muslim 121, İmam Ahmed 17861

[5] Timizi, Elbani sahih demiştir.

[6] Şura 25

[7] Taha 82

[8]  Buhari 7066, Muslim 2675,

[9] Buhari 6137

İslam Soru-Cevap Sitesi

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Eşlerin aile içi sırları ifşa etmeleri ve bu konudaki kriterler

Allah’a hamd olsun, Şüphesiz eşler arasında olan cinsel ilişkinin sırlarını ifşa etmek, yasaklanmıştır. Zira Ebu Said el Hudri Radiyallahu anhu’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah Sallallahu aleyhi vesellem şöyle demiştir: “Kıyamet gününde Allah katında insanların en şerlisi; eşi ile birlikte yaşadığı cinsel ilişkiyi ifşa edendir” Muslim/1437                          İmam Nevevi Rahimehullah şöyle dedi: Bu hadisten anlaşıldığına göre; insanın kendi eşiyle meydana gelen cinsel ilişkiyi, ilişki detaylarını, eşler arasında meydana gelen eylem, söz vb. davranışları ifşa etmek caiz değildir. Muslim sahihi şerhi 9/10 Ancak konu hakkında şer’i bir hükmü açıklamak, eşler arasında ki tartışmayı sonlandırmak vb. amaçlar için açıklamak caizdir. Bununla birlikle söz konusu eylemi ima ederek açıklamak mümkünse daha evladır. Detaya girmeden genelleme ve umumi...

Tebük Seferinden Geri Kalanlar:

Tebük Seferinden Geri Kalanlar: Hz. Peygamber (s.a.) Medine'ye girince, ilk önce Mescide gidip orada iki rekât namaz kıldı. Sonra herkesle beraber oturdu. Tebük seferine gitme yip geri kalan seksen küsur kişi Rasûlullah'a (s.a.) gelip mazeretlerini arzet - meye ve özürlerini yemin ederek teyide başladılar. Rasûlullah (s.a.)» onların dış görünüşlerine bakarak özürlerini kabul etti, kendileri için istiğfarda bu-lunup kalplerindeki gerçek durumlarını Allah'a havale etti. O sırada Kâ'b b. Mâlik, Allah Rasûlü'ne (s.a.) geldi. Selâm ve rince Rasûlullah (s.a.) kızgın bir şekilde tebessüm edip: "Buraya gel!" dedi. Kâ'b şöyle anlatıyor: Gittim, önüne oturdum. Bana dedi ki: "Niçin geri kaldın?. Sen beni desteklemek üzere Aka be'de bîat etmemiş miydin?*' "Evet. Allah'a yemin olsun ki ben, şu anda senden başka kimin yanına otursam ileri süreceğim mazeretlerle onu ikna edip gazabından kurtulacağımı zannederim. Çünkü münakaşa etmeyi bilir...

Yüzlerce Kitap Ve Makale Oku İndir

Yüzlerce txt formatında Kitap ve makale indir Yüzlerce pdf formatında Kitap ve makale indir Chm formatında Kitap ve makale indir Hadis kitapları oku indir Arapça ders notları oku indir Epub formatında kitap ve makale oku indir